Robben Island.

Evet sayin seyirciler, bu kez de Afrika’nin Alcatraz’i sayilan meshur Robben Island’dayiz. Nelson Mandela’nin hapsedildigi yer olarak bilinen bu ada, aslinda yuzlere yildir azili azisiz, suclu sucsuz binlerce kisiye yataklik yapmis.

Cape Town’dan 11,4 km uzakliktaki bu adadan yuzerek kacmaya calisan, dahasi basaran kisiler olmus tarihte. Bir kismi da bogulmuslar haliyle.

Neyse, 90’larin basinda kapatilan Robben Island gunumuzde insanlik dersi vermek amaciyla muze olarak kullaniliyor. Daha guzeli, muzede calisan insanlar bir zamanlar burada mahkum olarak bulunmus kisiler. Daha garibiyse, bir zamanlar kendilerine gardiyanlik yapan insanlarla birlikte calisiyor olmalari. “Hayirdir?” diye sordugunuzda gulumseyerek “baris icinde yasamak affetmeyi bilmekten gecer” gibi tokat gibi cevaplar veriyorlar. Zaten bugun Guney Afrika’da kismen sakin bir ortamin bulunmasinin sebebi de siyahlarin bu dostane yaklasimlari.

“ne var lan, alti ustu hapishane gezmissin” diyecegini sandigim Rumuz: Tatar Michael’a “insanlik dersi veriyoruz surda, tas kirdirtma bana bi hafta boyunca” diyor ve sizleri yuzyillardir somurgenlerin utancina ev sahipligi yapmis ada manzarasiyla basbasa birakiyorum.

No comments: